Türkiye’nin uluslararası ihracat platformu olan Marble İzmir Fuarı, nitelikli ticaret ortamı ile sektör birlikteliğini güce dönüştürdü.
26. Marble İzmir Fuarı katılımcılarıyla görüşen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer; “İzmir bizi gelecek adına umutlandırıyor. Zorlu koşullarda bile eğer bu fuar başarı ile gerçekleştiyse, önümüz açıldığında bizi kimse tutamaz” dedi.
Nitelikli ziyaretçi profili ve dinamik yapısı ile dikkat çeken 26. Marble İzmir Fuarı, sektöre pozitif bir ivme kazandırdı. Hem Türkiye hem de dünyadan farklı taş çeşitlerini, mermer makine ve teknolojilerini alıcılarla buluşturan fuarın niteliği, rakamsal verilerin önüne geçti. Temsilciliklerle birlikte 324 katılımcı ve 40’ı aşkın ülkeden ziyaretçi ağırlayan fuardan herkes, memnun ayrıldı.
“İzmir bunu hak ediyor, gelecek adına umutlandırıyor”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in gerçekleştirdiği stant ziyaretlerinde katılımcılar fuarla ilgili görüşlerini iletti. Katılımcı firmaların görüş ve önerilerini tek tek dinleyen Soyer, “Çok riskli bir başlangıçtı. Pandeminin nasıl seyredeceğini ön göremiyorduk. Kapanma, katılım olamama ve ticaret yapılamama riski vardı. Biraz sezgisel biraz nabız tutarak anladık ki bu iş olacak. İyi ki bu cesareti göstermişiz. Katılanlar hakikaten beklediklerinin çok üzerinde bir ticaret hacmi yakaladılar. Geçen yıllara göre sayımız düşük olmasına rağmen katılımcılar çok daha yüksek cirolarla fuarı kapatıyorlar. Zor koşullara rağmen bu fuarı gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Mermer dünyasının geleceğine yön verecek çok başarılı işlere imza atmışlar. İnanılmaz güzel tasarımlar gördüm. İzmir bunu hak ediyor. İzmir bizi gelecek adına da çok umutlandırıyor. Bizim aslında çok daha başka yerlere gitme gücümüz var. Buna muktediriz. Üretim potansiyelini de biliyorum. Üreticilerimizin ne büyük maharetler taşıdığını da biliyorum. Daha iyi günler bizi bekliyor. Demek ki bu kadar zor koşullarda bile fuarımız başarı ile kapanıyorsa, önümüz açıldığında bizi kimse tutamaz. Sektörümüze bize güvendikleri için teşekkür ediyor, fuarda emeği geçen herkesi kutluyorum” şeklinde konuştu.
“Katılan kazandı, katılmayan gelecek yıl için yerini ayırttı”
Fuar süresince hem doğal taş sektöründeki hem de makine sektöründeki firmaların verimli ticari anlaşmalara imza attığına dikkat çeken İZFAŞ Genel Müdürü Canan Karaosmanoğlu Alıcı, “Beklentiler düşüktü ama sonuç olarak fuarımızdaki firmalarla ve ziyaretçilerimizle görüştüğümüzde çok ciddi bir ticari hacim elde edildiğini, önemli anlaşmalara imza atıldığını, verimli bağlantılar kurulduğunu memnuniyetle sizlerle paylaşabilirim. Sektörümüz çok güçlü bir sektör. Pandemi döneminde ihracat ve üretim rakamlarımız katlandı. Biz İZFAŞ ve Marble İzmir olarak makine sektörünün gücünü de bütün dünyaya göstermiş olduk. İş birliğimizin bundan sonraki fuarlarda katlanarak artmasını ümit ediyoruz. Bu sene 26. Marble İzmir Fuarı’na katılanlar kazandı, katılmayanlar da gelecek sene için yerlerini ayırtmaya başladı. Umuyoruz ki gelecek yıl yapacağımız fuarda hem doğal taş sektörümüz hem de makine sektörümüz çok daha ileri noktalarda ticari anlaşmalara imza atsın. Bizim de sektör ve İZFAŞ ortaklığımız büyüyerek devam etsin. Başarılı, verimli, katılımcılara yarar sağlayan bir fuar yapılabileceğini sektörlerimize göstermiş olduk” dedi.
Fuar, makine ve mermer arasındaki bağı teşvik etti
Hem mermer hem de makine üreticileri olarak bir arada olmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade eden Türkiye Maden Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Aykut Akdemir, “Pandemi koşullarında yaşayabileceğimiz en iyi fuarı yaşadık. En iyi ifadeyle, geçmişte olduğu gibi nitelikli bir katılımcımız oldu. Mermer bir markadır. Bu marka aynı zamanda üretildiği ülkedeki fuarla da özdeşleşir. Çin’de ve İtalya’da fuarlar her ne ise İzmir Fuarı Türkiye madenciliğinde doğal taş üreticiliğinin bir markasıdır. Sektörün ilk taşı olan Afyon Şeker, Muğla taşı her ne kadar markaysa, Marble İzmir de bir o kadar markadır. Markamızın tanıtılması adına bu yılki fuar oldukça değerliydi. Kararlılık gösteren yöneticilere teşekkür ederim. Çünkü üretmezsek ve bu üretim sürecini pazarlama sürecine dönüştürmezsek kalkınamayız. Makine üreticisi ile doğal taş üreticisi arasındaki bağlantıyı kurmadığınızda yerli üretim kavramında yol almamız mümkün değil. Bu fuardaki makine üretiminin büyük bir kısmı yerli üretim… Bugün fuara gelen tüm ekipmanların satılmış olması fuarın üretici ile makineci arasında bağ kurması adına çok değerli. Dört günlük fuarda beklemediğim kadar yabancı alıcı gördüm. Değerli bir fuar gerçekleşti. Fuarın değeri de bu kentte düzenlenmesinden geçiyor” ifadelerinde bulundu.