Üniversite, kamu kurumları ve farklı endüstrilerin ihtiyaçlarına inovatif çözümler sunmayı, kurum içi ve kurum dışı Ar-Ge kültürünü kalıcı kılmayı hedefleyen İTÜ Araştırma Dekanlığı (ARDEK), Türkiye’nin ilk ve tek araştırma dekanlığı olarak öne çıkıyor.
İTÜ ARDEK Dekanı Prof. Dr. Altan Çakır, “ARDEK ile akademisyenlerimizin uluslararası arenada başarı kazanan yayın ve projelerini artırarak İTÜ’nün performansını yükseltmeyi, TÜBİTAK ve AB odaklı inovatif projelere imza atmayı, öğretim üyelerinin çok daha yüksek performans gösterebilmeleri için gereken koşulları sağlamayı ve öğrencilerimizin tüm projelere aktif biçimde katılım sağlamalarına yön vermeyi hedefliyoruz. Türkiye’deki diğer üniversitelere de örnek olma vizyonuyla yola çıktık. İTÜ’nün dünya çapında bir araştırma üniversitesi olmasına hız kazandıracak bir yönetişim modeliyle ilerliyoruz. İTÜ bünyesinde geliştirilen yenilikçi patent ve buluşların katma değer yaratarak topluma fayda sağlaması en büyük arzumuz” açıklamasında bulundu.
Pandeminin tetiklediği dijital çağda teknolojik rekabet hızla artıyor. Farklı sektörlerde faaliyet gösteren her kurumun, teknolojiye ve inovatif gelişmelere adapte olması şart. Bu yarışta oyunda kalmanın en önemli kuralı ise katma değeri yüksek, orijinal ürün ve iş fikirleri geliştirebilmek. Gerekli potansiyeli hayata geçirecek efektif güç ise Ar-Ge çalışmaları… Ar-Ge sürecini; bilimsel bilgi birikimi, dinamik öğrencileri, uzmanları, akademisyenleri ve araştırma altyapısı ile inovatif bir boyuta taşıyan İTÜ, bu perspektif doğrultusunda Türkiye’nin ilk araştırma dekanlığı olan ARDEK’i kurdu. Yapının global arenadaki ilk temsilcilerinden biri ise Stanford Üniversitesi… “Araştırma dekanlığı” kavramı, yurtdışında “dean of research” olarak tanımlanıyor. Bu yapının; başta Amerika olmak üzere İngiltere, İrlanda, Hindistan, Avusturalya ve İran gibi ülkelerde ise 2020 yılı itibarıyla yaygınlaştığı gözlemleniyor.
OPERASYONEL MÜKEMMELLİK VE AR-GE KÜLTÜRÜNÜ YAYGINLAŞTIRMA MİSYONUNA YATIRIM YAPILIYOR
İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu’nun vizyonuyla, altyapı çalışmalarına Ocak 2021’de başlanan ve Mayıs 2021’de kurulan İTÜ Araştırma Dekanlığı (ARDEK); İTÜ’nün bir araştırma üniversitesi olması, gelişmekte olan Ar-Ge ekosisteminin daha kolay hale getirilmesi, ihtiyaçlara hızlı yanıt verilmesi ve sürekliliğin korunması adına rehberlik ve finansal destek sağlanması misyonuyla öne çıkıyor. Türkiye’nin ilk araştırma dekanlığı olan ARDEK; disiplinlerarası çalışma ve yenilikleri teşvik etmek, üniversite, kamu kurumları ve endüstri arasında birleştirici rol üstlenmek, Ar-Ge süreçlerinde hızlı koordinasyon sağlamak, operasyonel mükemmellik kültürünü yaygınlaştırmak, kurum içi ve kurum dışı Ar-Ge kültürünü kalıcı kılmak ve inovatif teknolojileri üniversite içi girişimcilik ekosistemi çerçevesinde destekleme vizyonuna yatırım yaparak ilerliyor.
HEDEF, DÜNYANIN EN BAŞARILI ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTESİ OLMAK
ARDEK Dekanı ise çok yönlü bir isim… CERN’de yer alan ITU-CMS grubunun bilimsel çalışmalarını yöneten, İTÜ Yapay Zeka ve Veri Bilimi ve Uygulamaları Araştırma Merkezi’nin yönetim kurulu üyesi olarak hizmet veren, İTÜ Fizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Altan Çakır, İTÜ Araştırma Dekanlığı (ARDEK) dekanı olmasının yanı sıra Türkiye’nin Yapay Zeka Platformu’nun da (AITR) başkanı, aynı zamanda İTÜ Teknokent’te yer alan büyük veri analitiği üzerine kurulmuş bir yazılım şirketinin sahibi… ARDEK’in çalışmalarıyla, iş dünyası ve akademik çerçevedeki önemli paydaşlarla farklı işbirliklerine yönelik bir köprü görevi üstlendiğini belirten Çakır, “ARDEK, üzerinde düşünülen ve detaylandırılan bir projeydi. Bu yapı kurulmadan önce Türkiye’de ilk kez İTÜ’de hayata geçen ‘Öğrenci Dekanlığı’ yapısıyla bu sürece hazırlanmış olduk. ARDEK olarak tüm öğretim üyeleri, değerli öğrencilerimiz ve idari kadrolarımız ile yeni bilgiler oluşturmak, keşifler yapmak, bilimsel ve teknik zorlukları ele almak için dış ve iç kaynaklarla bağlantı kurulmasına yön vermek en önemli hedefimiz… Bin 700 kişilik araştırmacı ekibimizle bu amaç doğrultusunda ilerliyoruz. ARDEK bünyesinde kritik pozisyonlarda söz sahibi üç dekan yardımcımız bulunuyor. Dikey değil, yatay hiyerarşiyle ilerleyen bir yapıya sahibiz. Uçtan uca tüm ekibi kapsayan, araştırmanın ön planda tutulduğu bir bakış açısı oluşturmak ve Türkiye’deki diğer üniversitelere de örnek olmak hedefiyle yola çıktık. İTÜ’nün dünya çapında bir araştırma üniversitesi olmasına hız kazandıracak bir yönetişim modeli ile ilerliyoruz” dedi.
2022 PROJEKSİYONU; KATMA DEĞERLİ PROJELERLE TOPLUMA FAYDA SAĞLAMAK
Prof. Dr. Altan Çakır, ARDEK’in 2021 yıl sonu ve 2022 projeksiyonları hakkında ise şu bilgileri verdi: “2021’in son çeyreğine kadar akademisyenlerimizin global arenada başarı kazanan yayın ve projelerini artırarak İTÜ’nün performansını yükseltmeyi, TÜBİTAK ve AB odaklı inovatif projelere imza atmayı, öğretim üyelerinin çok daha yüksek performans gösterebilmeleri için gereken koşulları sağlamayı ve öğrencilerimizin tüm projelere aktif biçimde katılım sağlamalarına yön vermeyi hedefliyoruz. ARDEK’in 2022 projeksiyonu ise kamu sektörünün yanı sıra askeri ve sanayi odaklı alanlardaki inovatif projelerin etkinliğini artırmak, yapılan araştırmaların ticarileştirilmesine yönelik sürdürülebilir stratejiler geliştirmek… Kısaca, İTÜ bünyesinde geliştirilen inovatif patent ve buluşların katma değer yaratarak topluma fayda sağlaması en büyük arzumuz.”
ARTIK HER FAKÜLTEDE AR-GE’DEN SORUMLU BİR DEKAN YARDIMCISI BULUNUYOR
İTÜ çatısı altında 43 adet uygulama ve araştırma merkezi bulunuyor. Bu merkezlerin de İTÜ Araştırma Dekanlığı’na bağlı olduğunu vurgulayan Çakır, sözlerine şöyle devam etti: “Moleküler biyoloji, yapay zeka, denizcilik, çevre, şehircilik, girişimcilik, biyoteknoloji, genetik, kimya mühendisliği ve metalurji, deprem araştırmaları, iklim değişikliği, havacılık, uzay teknolojileri gibi alanlara yönelik araştırmalar, uygulama ve araştırma merkezleri nezdinde yönetiliyor ve takip ediliyor. İTÜ bünyesinde yaklaşık 200’den fazla öğretim üyesinin olduğu fakülteler bulunuyor. Tüm fakültelerde Ar-Ge’den sorumlu bir dekan yardımcısı olmasını talep ettik. Her fakülte, birer dekan yardımcısı atadı. Bu dekan yardımcılarıyla düzenli toplantı yaparak Ar-Ge odaklı ihtiyaçları analiz ediyoruz.”
SORUNLARA İNOVATİF VE SONUÇ ODAKLI ÇÖZÜMLER SUNULUYOR
Akademik çeşitlilik, etik bakış açısı ve bir arada çalışabilirlik ilkesi çerçevesinde oluşturulan ARDEK; tüm araştırma ve araştırmacıları kapsayan, doğru entelektüel sorgulama yollarını inşa eden, geliştiren ve takip eden bir yapıya sahip. Prof. Dr. Çakır’a göre buradaki en önemli nokta ise dünyanın karşı karşıya olduğu farklı zorluklar karşısında özgün bir bakış açısıyla yenilikçi ve teknolojik çözümler üretmek… ARDEK’in, planlama sürecinde üç aşamalı bir yapıyla ilerlediğini dile getiren Çakır, bu aşamaları şöyle özetledi: “İlk aşamayı planlama ve araştırma oluşturuyor. İkinci aşama; keşfetme, ilişkilendirme ve uygulama… Üçüncü aşama ise sonuçlandırma ve anlatma… Akademik çıktı, patent ve lisanslamanın yanı sıra araştırmaların akademi, sanayi ve kamuoyuna özgün biçimde anlatılması, veri paylaşımı bu kapsamda ele alınıyor.”
İNOVATİF KOMİSYONLAR HEM AKADEMİSYENLERİN HEM DE İŞ DÜNYASININ İHTİYAÇ VE TALEPLERİNE HIZLA YANIT VERİYOR
Bilimsel araştırma projelerinin, üniversitelerin en kritik noktalarından biri olduğuna dikkat çeken İTÜ ARDEK Dekanı Altan Çakır, özellikle lisansüstü eğitimde ihtiyaç duyulan burs ve teçhizat gibi unsurları son derece hızlı bir şekilde karşılamaya çalıştıklarını dile getirdi ve şu açıklamalarda bulundu:
“Yüksek lisans, doktora öğrencileri ve bazı proje takımlarının ihtiyaç duydukları burs, makine ve teçhizat gibi ihtiyaçlar, Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu (BAP) tarafından destekleniyor. Bu komisyon da ARDEK’in çatısı altında yer alıyor. Pek çok komisyonumuz bulunuyor. Komisyonlarımızın talep ve ihtiyaçlara çok daha hızlı yanıt verebilmesini sağlayan bir altyapıyla ilerliyoruz. Yeni sistemimiz doğrultusunda her hafta toplanan BAP Komisyonu ile taleplere bir hafta içinde geri dönülen bir Ar-Ge ve inovasyon sürecine geçmiş durumdayız. Bu sinerji sayesinde Ar-Ge faaliyetlerine yönelik bürokrasi süreci en aza indiriliyor ve finansal destek süreci de hızlandırılıyor. Yayın Teşvik ve Ödül Komisyonu, Performans Değerlendirme Komisyonu, Makale Yazım Destek Ofisi, Bilimsel Araştırma Koordinasyon Birimi, Ar-Ge Koordinasyon ve Veri Değerlendirme Komisyonu gibi bilimsel araştırmaları teşvik eden komisyonlarımız bulunuyor. Endüstri-Kamu İşbirliği Komisyonu, Girişimcilik ve Yenilik Komisyonu, Sponsorluk, Teknokent, Teknoloji Transfer Ofisi gibi komisyonlar, iş dünyası ve farklı endüstrilere yönelik işbirliklerine yön vermeyi hedefliyor. Özellikle patent, fikri ve sınai haklar, buluş ve ticarileştirme gibi konu başlıkları kapsamında Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) ile omuz omuza çalışıyoruz. Şirketlerden gelen teknik talepler konusunda da birlikte hareket ediyoruz. Komisyonlar da dahil olmak üzere yaklaşık 50 kişiden oluşan bir ekibe sahibiz. Bu sayı önümüzdeki dönemde hızla artacaktır.”
DİJİTAL İTÜ AKADEMİK ÖLÇÜMLEME SİSTEMİ İLE BİR İLKE İMZA ATILDI
ARDEK faaliyete geçtiğinden bu yana pek çok önemli projeye imza atıldığını söyleyen Çakır, bu projeleri şu şekilde özetledi: “Akademisyenlerin imzasını taşıyan ulusal ve uluslararası yayın, proje ve çalışmaları otomatik olarak okuyan ve sisteme kaydeden ‘BeeBul’ adlı yapay zeka odaklı arama motorunu faaliyete geçirdik. İTÜ olarak dijitalleşmeye çok önem veriyoruz. Bu çerçevede akademisyenlerimizin performanslarını interaktif olarak ölçen ve verileri güncelleyen ‘Dijital İTÜ’ akademik ölçümleme sistemiyle Türkiye’de bir ilke imza attık. Bu sistem aracılığıyla İTÜ bünyesindeki her öğretim üyesinin, hangi dersi verdiğinden alan ağırlıklı atıf etkisine kadar her detayı analiz edebiliyoruz. İTÜ Paylaşımlı Laboratuvar Ekipman Kullanım Sistemi (İTÜ PLEKS), akademisyenlerin yanı sıra kamu ve özel sektörün de hizmetine sunuldu. Ağustos sonu itibariyle 100 teknik mühendislik makinesine ulaşmış olacağız. Son dönemdeki Ar-Ge odaklı çalışmalar kapsamında TÜBİTAK projeleri de dahil olmak üzere 19 büyük proje alındı. Önümüzdeki başvuru döneminde de yaklaşık 50-60 proje başvurusu olacak.”
ÖĞRENCİ PROJELERİ DE DESTEKLENİYOR
246 öğrenci kulübüyle, Türkiye’de en fazla öğrenci kulübüne sahip üniversite olduklarının altını çizen Altan Çakır, İTÜ Araştırma Dekanlığı olarak öğrencilerin fikirlerini ve geliştirdiği projeleri çok önemsediklerini belirtti. Roket, otonom drone, elektrikli araç, blockzincir, yapay zeka ve güneş arabası gibi pek çok inovatif öğrenci takımının bulunduğunu söyleyen Çakır, “Bu takımlara ARDEK olarak ofis ve toplantı odası desteği sağlamayı düşünüyoruz. Öğrenciler için özel bir alan kuruldu. Öğrenci takımlarına projeleri çerçevesinde fon desteği de sağlayarak bir arada çalışıp üretecekleri, yeni girişimlerin çıkacağı bir ekosistem üzerine çalışıyoruz” dedi.